6 Ağustos 2009 Perşembe

Gelişmiş İnsan

Gelişmiş insan.. Overman-Uberman-Übermensch Superman..

“Friedrich Nietzsche nedir” hakkında üç beş kelime bilirim. Bölük pörçük hakkında duyduklarımdan edindiğim bilgilere bakılırsa pek de öyle örnek alınacak bir insan-yüce bir karakter değilmiş.

Yine de bu vatandaşın yazdıkları ve söylemleri dünya bilim ve edebiyatında tartışılmış ve ciddi yer tutmuş.

Ben bilim kurguya yansıyan yanıyla ilgileniyorum.

Nietche'nin Uberman adını verdiği gelişmiş insan düşüncesi insanın fizik ve düşünsel olarak daha üstün bir hale evrimleşmesi ve kendini aşması olarak KABACA özetlenebilir.

Bu bir akım olarak bugün var olan bir düşüncedir ve akımın takipçileri insan düşünce sisteminin ve ağırlıkla da bedeninin genetik-sibernetik olarak geliştirilmesi yönünde projeler üretiyor. Fikirler etrafta uçuşuyor. Teknoloji şu durumda belli bazı şeyleri başarabilecek kapasitede olsa da Uberman için daha vakit var gibi. Hem bu konuda etik tartışmalar da teknoloji “hadi yapalım!”diyecek kadar ileri olsa bile teknolojiye “hoop-orada bi dur” diyecek kadar sert görünüyor..

Bu gelişmiş insan düşüncesi ve insanın kendini aşıp başka bir şekle bürünmesi Bilim kurguda da kendine yer etmiştir. Ben bilim kurguda en iyi bildiğim örnek olarak Andromeda dizisini söylemek isterim.

Star Trek-Uzay Yolu'nun yaratıcısı Gene Roddenberry amcanın yarattığı Andromeda evreninde bir ırk var.. Irkın adı Nietzschean. Bunlar Dünyadaki teknolojik gelişme ve insanın uzayda diğer ırklarla tanışmasını müteakip Dünyayı terk ediyor ve Nietche'nin felsefesini kendilerine kutsal kitap sayıp Nietzschean adını alıyorlar. Nietzscheanlar kendilerini genetik olarak geliştirmiş insanlardır. Hastalıklara ve zehirlere-insana elverişsiz ortamlara çok dayanıklılar. Güçlü ve mükemmel fizikleri seçkin genetik kökenlerinden gelir.

İlk ortaya çıkışlarından bu yana Nietzschean felsefesi her nefes alışta kavga ve rakabet ve de kazanma üzerine kuruludur. Nietzschean erkeklerini genelde Nietzschean dişiler kendilerine eş seçer ve bir erkeğin ilk dişisi olmak önemli olsa da Nietzschean saflarında yüksek rütbeli-güçlü bir erkek pek çok dişi tarafından seçilebilir-aileler çok çocukludur. Nietzschean felsefesinde çocuklar çok önemlidir ve bir baba için çocukları-soyunun devamı ve kanının yaşaması çok önemlidir. Hatta Nietzscheanların bütün bu rekabet ve savaşçılık-kazanma çabalarının tek amacının dişileri etkileyip mümkün olduğunca çok dişiyle birleşip mümkün olduğunca çok genetik materyalini gelecek nesillere aktarmak olduğu bile söylenebilir.

Nietzscheanlar aldatmaca-hile-fiziksel güç ve yaptıkları her işte mükemmele ulaşma düşüncesi ile örnek insan olmaktan ziyade ÜSTÜN insan olmak amacını güderler.Homo sapiens invictus yani fethedilemeyen adam-yenilmeyen adam gibi bir isimleri var. İlk var oluş felsefelerinde “savaşçı ozanlar olmak ve yıldızlara medeniyet saçmak” düşüncesi yatsa da bu felsefe zaman içinde çok yozlaşmış ve kabadayı bir zorbalar topluluğuna dönüşmüştür çoğu..

Nietzschean konusunu burada kapatalım.

Üstün İnsan düşüncesini bir kenara bıraksak bile teknolojinin önümüzdeki 50 ila 100 yıl içinde insana neler getireceğini kim bilebilir.

Bugün çoğu kişi cep telefonu olmadan yaşayamıyor. Cep telefonları git gide daha marifetli ve daha küçük oluyor. Yeni teknolojiler birleşiyor ve her yıl bir önceki yıldan çok daha ileri bir teknoloji ile hayatımızın potansiyel kalitesi artıyor. Paranız varsa bu nimetlerden sonuna kadar faydalanmanız çok mümkün.

Kısaca gelişmiş insana dair bir hayal kurmaya kalksak yakın gelecekte neler olabilir?
Gelişmiş görüş lensleri-dijital hafıza çipi ve kayıtları ileri geri oynatma imkanı. Güçlü ve sibernetik destekli işitme duyuları. Haberleşme-bilgi paylaşımı-dijital para-sağlık bilgisi-kimlik bilgisi-bilgi saklama-müzik ve multimedia kapasiteli deri altı implantları.. Hepsi bir arada..

Genetik olarak hastalıklara bağışıklık. Damarlarda akan nanorobotlar ile hızlı iyileşme.. Elektronik sistemlere beyin dalgaları ile uzaktan komutaya yarayan beyin-omurilik implantları.. Genetik manipülasyon ile sporcu ya da bilimadamı olmaya yatkın çocuklar..

Çok mu uçuk geldi?

Gelecek düşündüğünüzden çok daha yakın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder