27 Kasım 2009 Cuma

Kurban Bayramı(!!)

Bugün Kurban Bayramının birinci günü.

Efendim kimsenin bayramını kutlayacak havada değilim. Şu anda insanlığımdan tiksiniyorum.

Az önce haberlerde Şanlıurfa'da kaçan bir boğayı gördüm. Gördüğüm şeyi siz de görseniz-gördüyseniz beni anlayacaksınız.

Haberde yine kaçan bir boğa vardı. Her sene birkaç boğa kaçar. Bu boğaların nasıl kaçtığına her sene şaşmışımdır. İşi bilen bir kasabın eline teslim edilen bir hayvan kaçamaz. Şipşak bu iş biter; ne hayvan öyle uzun uzun ızdırap çeker ne de kaçamaı gibi rezillikler yaşanır.

Bu Şanlıurfa olayı rezillik noktasında işe başlayıp zalimlik ve canavarlık noktasında son buldu. İnanın televizyon başında ettiğim küfrün haddi hesabı yok. Ağzıma gelen bildiğim ne kadar küfür varsa saydım. Bu kadar küfür bildiğime ben de yanımdakiler de şaştık. Bildiğim küfürlerin ve beddualrın yetmediği yerde ayaküstü yenilerini icad ettim. En sonunda haber bitti de yavaştan kendime gelmeye başladım..

Boğa kaçmış.. Boğanın peşinde şehir turu atmışlar.. buraya kadar normal bir Kurban Bayramı rezilliği haberi.. Ondan sonra işin CANAVARLIK kısmı başlıyor. Kendine kasap mı diyor ne diyor canavarın bir biraz sakinleşip durulan hayvanın arkasında yaklaşıp hayvanın arka bacaklarına bıçakla birer kesik vuruyor. Hayvan acıyla, can havliyle kendini ileri atıp uzaklaşmaya çalışıyor ama arka ayaklarının bağları kesilmiş.. Ayakları kırılmış.. Acı içinde bağırarak kendini oraya buraya vuruyor..

Bu kendine kasap diyen ........ ......, ....... ....... canavarı da çevreden tepki gösteren vatandaşların üzerine yürüyor. Onun kadar ona çanak tutan hayvan sahileri de suçlu. Ben bir ceza alacaklarını sanmıyorum.. Yani resmi bir ceza alacaklarını sanmıyorum. Ama bunun öbür dünyada hesabını veremezler. Hayvanlara bu denli eziyeti hak görenlerin tek adresi cehennemin kızgın fırınlarıdır. Ben insanlığımdan utandım hala da utanıyorum. Hala ağzıma gelen küfürü hatırladıkça sayıyorum. Bu kestikleri hayvan KURBAN filan değildir. İbadetten saymasınlar hiç bunu. Kendilerini kandırmasınlar.

Bunun adı vahşet demiyorum. Hayvanlar vahşidir ve bu onların doğasıdır-vahşilik suç değildir. Bunun adı CANAVARLIK. Bu suç. BU SUÇ. Benim gözümde bir hayvana bu denli acıyı bu denli umursamazca çektiren bir insan insan değildir. Bu YARATIK yarın bir insana da aynı eziyeti çektirmekte bir gram tereddüt duymaz. Biliyorum, gördüm; hayvanlara böyle acımasız davrananların içinden tek bir adam gibi adam görmedim. Hepsi CANAVAR. Hala dumanım başımda tütüyor. Bak yine bir küfür krizi geldi.

Resmi kesim yerlerinde bile zavallı hayvanların ayağına ip geçirilip traktör kepçeleri ile ayaklarından havada sallandırılıp kesildiğini gördüm. Sizi bilmem ama ben her sene bu Kurban olayından daha fazla soğuyorum. Dini boyutu bir yana, et bir ihtiyaç ve et yenecekse hayvanlar KESİLECEK, bu tamam. Ama her işin bir yöntemi var. Basit bir iki önlemle bu işi medenice halletmek mümkünken her sene katliam havasında geçen bir bayramı KUTLUYORUZ.. Nasıl KUTLAMAKSA..

Zalimlik sadece insanlara karşı yapılmaz. Hayvanlara bu kadar rezilce, bu kadar canavarca davranan bir topluma dönüşmemiz; Devletin ne insanları, ne hayvanları ne de doğayı korumaktan bi haber olması son derece korkunç.

Hala o sahne gözlerimin önünde. ........ ...... seni öyle kesmeli. Sen de kendine insan mı diyosun ..... ...... ! ..... ....... ........ , ........ ...... , ........... .........!

İyilerin zincire vurulduğu bir ülkede zebaniler sokaklarda kol gezer..

Türkiye'nin Sorunları

Bu aralar dikkatimi çekti. Türkiye'nin sorunları nedir, nasıl çözülür diye bir düşündüm. Hep yuvarlak laflar edilir, çözecez, edecez, sorunlarımız var, bunlar önemli diye atılır tutulur.. Ama bir türlü adam gibi kimse kalkıp sorunlar bunlar bunlar diye açık açık dile getirmez ya da bu sorunu işte tam da şunu böyle yaparak şöyle çözecez diyemez-demez.

Türkiye sorunlar içinde yüzen bir ülke. Bir dokun bin ah işit. Belki de bu kadar çok sorunumuz olduğundan bir türlü aklımızı başımıza alıp doğru dürüst bir isim koyamıyor ve bunları düşünemiyoruz.. Başımız öyle sıkışmış ki gözümüz burnumuuzun ucunu göremez hale gewlmiş.

Bi liste yapayım dedim ve işe bir google araması ile başladım.. BAKANLIKLARın listesini aradım. Bir sürü bakanlık ve başkanlık, büro, masa falan filan listesi ile karşılaştım.. Bu Bakanlık ve diğerlerinin listesine bakarken yine bir Google araması ile Türkiye'nin en önemli-büyük sorunlarına dair bir liste bakındım.. sonra elimdekilere bir göz atıp bir öncelik sıralaması ile kendi listem için bunlardan faydalandım.

Bu aşağıdaki liste ve öneriler-yorumlar henüz bitmiş durumda değildir ama bu haliyle bile okuyana birşeyler ifade edecektir. Kazayla bir Bakan filan olursanız bu listeden faydalanın.

Kaba bir öncelik sıralamasıyla işte Türkiye'nin en önemli sorunları:

*Dokunulmazlık ve Yozlaşma-Yolsuzluk. Milletvekili dokunulmazlığının kürsü haricinde tamamen kaldırılması ve Yozlaşmışlığın-Yolsuzluğun devlet mekanizmalarından temizlenmesi. Devlet bünyesinde yapılan yolsuzluğun büyüklüğü ölçüsünde cezasının da katlanarak artması-zaman aşımına tabi olmaması yönünde kanunların yapılması. Devlet görevlilerinin yolsuzluk ve görevi kötüye kullanma, yakınlarına ve başkalarına menfaat sağlamak adına yetkilerini kötüye kullanmada hafifletilemez ve aftan muaf ağır hapis cezalarının yasalaştırılması. Rüşvetin özellikle DEVLET görevlileri ve politikacılar için çok çok ağır cezaları olan korkunç bir suç olarak ele alınması. Devleti soymanın caydırıcılığının katlanarak arttırılması.

*İşsizlik ve çalışan kesimin içinde bulunduğu zor koşullar. İstihdam yaratıcı sektörlerin Türkiye'ye uygulanabilirliğinin araştırılması ve çözüm projelerinin ön çalışmalarının sektör işveren-işçiler-eğiticiler-akademisyenleri ile tartışılması. Özellikle turizm ve tarım-hayvancılık alanlarında, bilişim ve teknoloji alanında eğitim verecek nitelikli eğitim kurumlarının süratle kurulması, mevcut işsiz nüfusun nitelik ve kabiliyetinin sürekli olarak güncel biçimde takibi ve nüfusun nitelikleri doğrultusunda mevcut açık istihdam alanlarına yönlendirilip eğitilmesi. Çalışan işsizler olarak değerlendirilebilecek düşük maaşlı ve sigortasız çalışanların haklarının kendilerine verilmesi ve maaş-sosyal güvenlik iyileştirilmesinin yapılması için yasal-uygulamalı adımların öncelikle atılması.

*Eğitim sistemi ve eğitimli nüfusun duyarsızlığı. Halkın ülke gündemi ve sorunları ile ilgili konularda doğru bilgi edinmesi için özgür basın-yayın haklarının garantilenmesi ve DOĞRU bilgi akışının muhafaza edilmesi. Eğitim sisteminin silbaştan ele alınması ve 25 yıllık bir Milli Eğitim Planını yapılarak süratle uygulamaya konulması: Üniversite sınavının kaldırılıp yerine eğitim hayatının çeşitli safalarında yapılacak “SAFHA sınavları”nın geçme-kalma notlarının ve karne notlarının değerlendirileceği bir sistemin getirilmesi. Öğrencilerin etkin ve ciddi bir REHBERLİK hizmeti ile yetenek ve eğilimleri doğrultusunda doğru okullara ve eğitim alanlarına yönlendirilmesinin sağlanması.

*Gelir dağılımnda adaletsizlik. Emek sömürüsünün ve fırsatçılığın-zorbalığın önlenmesi. Haklıya hakkının ödenmesi. Asgari yaşam standartlarının çalışanların emeğinin karşılığı olarak tesliminin devlet güvencesinde gerçek değerini bulmasışarttır. Asgari ücret ve temel hakların yükseltilmesi birinci önceliklerden biridir. İşverenlerin daha çok kar etmek adına işçilerinin emeğinden kısması kabul edilemez. Asgari ücret 2009 Kasım ayı itibarı ile herşey çıktıktan sonra 2000 TL'den aşağı olmamalıdır. Maaşlar arasındaki geniş uçurumların kapatılması ve insanlar arasında parasal adalet huzurunun oluşturulması.

*Vergilerde adaletsizlik.
Zalimce vergilerin hafifletilmesi ve vergilerde yasal olarak azami limitlerin oluşturulması. Belli oranın üzerinde vergilendirmenin yasaklanması. Vergi kaçakçılığına çok ağır para ve hapis cezaları. Vergi kalemlerinde ciddi bir azaltmaya gidilmesi ve ipe sapa gelmez yüksek vergi oranlarının işçi ve işverenlerin üzerinden kaldırılması.

*Adalet. Hukukun herkese eşit işlemesi ve Türkiye'nin heryerinde aynı işlemesi. Adaletin iktidardan bağımsızlığının sağlanması. Adaletin hızlandırılması ve cezaların adilleştirilip suça göre yeniden düzenlenmesi. Mahkemelerin süratlendirrilmesi için gerekli önlemlerin belirlenmesi ve önlemlerin hayata geçmesi için bir hareket planının oluşturulması.

*Demokratik demokrasi.. Demokrasinin siyasi partilerden ve seçim sisteminden başlayarak inşa edilmesi. Milletvekili seçim sisteminin ve siyasi partiler kanununun SALTANAT hükümlerinin ortadan kaldırılması için devrimsel adımların atılması.

*Karşılıklı saygı. Çoğunluğun Azınlığa, Azınlığın çoğunluğa karşı saygı, sevgi, hoşgörü beslememesi. Birbirimize katlanamıyor oluşumuz. Uyumu ve beraber yaşamayı, paylaşmayı, anlaşmayı bilemiyoruz. Medeni biçimde konuşup asgari bir müşterekte buluşmayı İSTEMİYORUZ. Siyasiler en başta kendileri kavga içinde. Yönetenler ÖRNEK ile yönetmek ve halk içinde gerilimi azaltıp “anlayş ve saygı-dostluk” tohumları ekmelidir. Kaş yaparken göz çıkarılmamalı ve herkesin buluşabileceği bir asgari müşterek çok iyi düşünülerek ve toplumsal huzur gözardı edilmeden bulunmalıdır.

*Bürokrasinin sadeleştirilmesi gereği. Bıktıran, tüketen, sinir hastası eden, komik, gereksiz, salakça evrak ve imza trafiğinin sadeleştirilip elektronik altyapı ile işlemlerin süratlendirilmesi ve sadeleştirilmesi. Vatandaşın ve memurların, işadamlarının önündeki gereksiz evrak engellerinin kaldırılması. Elektronik sistemlerin ve bilgisayar ağının SÖZDE değil günlük hayatta faal olması.

*Dış güçlerce desteklenen siyasetçiler. Bunların ayıklanması ve kanıtları ele geçtiğinde bu kişilerin en ağır biçimde vatana ihanetten ÖLÜM cezası ile yargılanmlarına dair kanun çıkartılması. Dünyanın hiçbir ülkesinde çift vatandaşlıklı bir bakanın bulunduğu hükümetten hayır geldiği görülmemiştir. Partisi yurtdışından mali destek gören bir liderin göbekbağı ülkesini uçurumlardan sürükleyecek kadar tehlikelidir.

*İrtica. Hala Türkiye şeyhler ve imamlar, hocalar tarafından yönetilsin isteyenler ile son derece etkin biçimde mücadele şarttır. Kadrolaşmanın engellenmesi için ağır yaptırımlara sahip koruyucu yasal düzenlemelerin yapılması. İrticaya davetiye çıkartan, kadrolşamaya çanak tutan yasaların değiştirilmesi ve kurumlarda görev alacak personellerin görev alma şart ve niteliklerini-şekillerini düzenleyen çağdaş ve hukuka dayalı bir sistemin oturutulması. Kişilerin değil yasaların Devletin bekçisi olması yasaların güçlendirilip bütün açıklarının kapatılması.

*PKK sorunu. PKK'ya destek sağlayan Uyuşturucu trafiğnin ve kaçakçılık işlerinin sıkı bir biçimde yakın takip ile yok edilmesi. Destekçi ülkelerin-güçlerin desteklerinin kesilmesi için karşı hareketlere ağırlık ve yoğunluk verilmesi. Destek yollarının izlenmesi-kesilmesi-imhası. Askeri olarak sınır bölgelerinde kuş uçmaz bir gözlem ağının MİLLİ bir biçimde 7 gün/24 saat esası ile havadan-uzaydan en kısa sürede oturtularak KUŞ UÇURTULMAMASI. Gördüğün şeyi vurabilirsin. Kuzey Irak'ta savunma amaçlı istihbarata ağırlık verilmesi ve DOSTLAR edinmek kaydıyla gerektiğinde nokta operasyonların sessizce ve karanlıkta yapılabilmesi. PKK'nın iletişim ve istihbarat-bağlantı trafiğinin dökümlenip karşı harekat için bu bilgilerin kullanılması. Orduya “VUR” emrinin verilmesi ve gerekli gördüğü bütün her hareketinin sonuna kadar hükümetçe-devletce desteklenmesi.

*Trafikte kuralsızlık ve cezaların yetersizliği, sistemin yozlaşmışlığı. Can kayıplı kazaların yüksek oranı.. Yasaların düzenlenmesiyle cezaların ağırlaştırılması ve Trafik Polislerinin denetimleri geniş çapta yaygınca yapabilmesi için personel koşullarının iyileştirilmesi. Caydırıcılık trafikte esastır. Ağır bir ceza yiyeceğini bilen bir sürücü riski göze almadan önce 99 kere düşünür.

*Uyuşturucu. Uyuşturucu yaşının liselerin aşağısına kaymaya başlaması bir ikaz işaretidir. Esrar sigaraları son yıllarda ciddi biçimde yaygınlaşmaya başlamıştır. Özellikle sınırlardaki köpekli birimlerin sayılarının arttırılıp çalışma şartlarının iyileştirilmesi ve istihbarat bütçesinin arttırılarak Narkotik birimlere daha yoğun bilgi akışı sağlanması. En küçük ilçeye kadar polislerin her bölgede ciddi bir istihbarat toplama ve operasyon faaliyetine girmesi desteklenmelidir.

*Enerjide sorunlar.. Enerji alanında bağımsızlık ve “Güneş enerjisi” başta bütün yeşil enerjilere tam desteğin sağlanması. Ülkenin dışarıdan enerji alımının %80'den %8'e indirilmesi İLK aşama önceliğidir. Tam bağımsızlık ve enerji satışı ikinci önceliktir. Özellikle GÜNEŞ potansiyeli ÇOK yüksek bir ülke olan Türkiye'de GÜNEŞ enerjisi sistemlerinin önündeki yasal, bürokratik ve vergisel engellerin süratle ortadan kaldırılması.

*Su ve tarım projeleri ile Toprak Reformu-hayvancılık projeleri. Yerli tohum geliştirme projeleri ve dışarıya bağımlılığın asgariye indirilmesi. Yerli ürünlerin korunması ve geliştirilmesi. Çiftçinin ürünlerinin pazar bulmasının önündeki engel ve odakların tespiti-ortadan kaldırılması. Tarımda ve Hayvancılıkta üreticinin emeğinin karşığını alabilmesi için sıkı bir denetimin kurulması ve emeğin devletçe korunması günümüzde Türkiye şartlarında devletin en öncelikli bir görevidir.

*Sağlık ve Sosyal Güvenlik Sistemi; Emekliler, eve hanımları,dullar, gaziler, şehit yakınları, çocuklar ve işsizlerin sağlık ve sosyal güvenlik sorunları. Maaş durumları ve prim ödemelerine, kesintilere, yaş durumlarına dair düzenleme ve iyileştirmeler. Hastanelerin şifa evleri haline getirilmesi için çalışmalar. Maaşların yükseltilmesi ve kesintilerin diplere çekilmesi. En düşük aylıkların 1800 TL seviyesine yükseltilmesi.

*Ermeni sorunu. Ermenistan ile ilişkilerde Azerbaycan ile yakın ilişkiler birinci öncelik olarak gözetilmek kaydıyla ve sözde soykırım iddialarının seslendirilmemesi şartıyla yeni yolların kurulması. Çok canımızı sıkarlarsa diplomatik ve ekonomik ve siyasi bütün ilişkilerin süresiz dondurulması.

*Yunanistan ve Ege meseleleri. Ege'deki komşu ile iyi ilişkilerin ticaret ve turizm alanında özellikle olmak üzere süratle kurulması ve ortak menfaatlerin korunması için girişken biçimde çalışılması. Ortak projelerin geliştirilmesi ve süratle bu projelerin hayata geçirilmesi.

*Kıbrıs sorunu. Bir daha bize Barış Harekatı yaptırtılmaması için gerekli önlemlerin alınması, Kuzey Kıbrıs'ın altın yumurtlayan bir tavuğa dönüşüp ekonomik bir güç haline gelmesi için çok ciddi adımların beraberce atılması. Kuzey Kıbrıs'ın özellikle turizmve bilişim sektörlerinde süratle gelişimi için ortak projelerin üretim ve gerçekleştirilmesi.

*AB meselesi. AB sevdasından vazgeçilmesi ve AB ile ülkemiz menfaatine ilişkileri muhafaza ederken asıl ağırlığın Afrika, Rusya, Çin, Asya gibi daha büyük ve yükselmekte olan pazarlara kaydırılması. AB maceramızı takip eden her gözü açık ve vatansever kişi AB dayatması ile yapılan yasa ve düzenlemelerin büyük bölümünün kapitülasyonlara denk olduğunu ya da ülkemizi esir aldığını söyleyecektir. AB ne yazık ki iddia edildiği gibi bir medeniler topluluğu değil bir sömürgeciler ittifakıdır. Kökü sömürücü bir cemiyet olan Avrupa Kömür Birliğine gider ve AB de zaten Haçlı zihniyeti ile her akşam haberlerde boy göstermektedir. Salaklığın alemi yok. Uyanmak lazım.




Meraklısına işte Bakanlıkların listesi ve diğerleri. Bir göz atın bakalım hangi bakanlık başlığında siz daha ne gibi sorunlar ve çözümler bulacaksınız.


http://tr.wikipedia.org/wiki/Kategori:T%C3%BCrkiye_Cumhuriyeti_Bakanl%C4%B1klar%C4%B1



Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı - İstihdam, çalışma hayatının düzenlenmesi ve sosyal güvenlik hizmetlerini yerine getirmek üzere kurulmuştur.



Çevre ve Orman Bakanlığı - Birimler, mevzuat, müdürlükler.



Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı - Tarihçe, bakanlığa bağlı kuruluşlar, özelleştirme ile ilgili bilgiler, doğal gaz çalışmaları, genel enerji durumu.



Kültür Bakanlığı - Bakanlık ile ilgili genel bilgiler, Devlet Opera ve Baleleri, Devlet Tiyatroları, İl il Türkiye, ülkemizin sanatsal geçmişi.



Milli Eğitim Bakanlığı - Genel duyurular ve bakanlık ile ilgili bilgiler.



Milli Savunma Bakanlığı - Bakanlık ile ilgili bilgiler, ihale duyuruları, yasaklı firmalar listeleri, AQAP kalite belgesi alan şirketlerin listesi ve başvuru ile ilgili bilgiler.



Sağlık Bakanlığı - Sağlık bilgileri, istatistikler, ilaç fiyatları, ihaleler.



Sanayi ve Ticaret Bakanlığı - Bakanlık birimleri ve hizmetleri, duyurular, Türkiye ile ilgili ekonomik göstergeler.



Tarım ve Köy işleri Bakanlığı - Haberler, tarım bilgileri, istatistikler, projeler, araştırmalar, yayınlar, ve de mevzuat.



T.C. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı - Organizasyon Şeması, bağlı kuruluşlar ve ilgili kuruluşlar hakkında bilgiler.



Turizm Bakanlığı - Bakanlık ile ilgili bilgiler ve adresler, Türkiye ve Dünya fuar takvimleri, Türkiye'de turizm ile ilgili bilgiler, il ve konaklama rehberleri.



Ulaştırma Bakanlığı - Bağlı birimler ve kuruluşlar, Devlet Demiryolları, Hava Meydanları İşletmesi, PTT, Türk Telekom, çeşitli duyurular.



Adalet Bakanlığı - Bakanlığın görevleri, istatistikler, hukuk programları, genelgeler, birimler.



Adli Sicil - T.C. Adalet Bakanlığı, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü Sayfaları; suçlar ve sicil konusunda istatiksel bilgileri bulabilirsiniz.



Ceza ve Tevkif evleri Genel Müdürlüğü - Cezaevleri ile ilgili faaliyetler, haberler, istatistikler ve genelgeler, müdürlüğün birimleri.



Başbakanlık - Bakanlar Kurulu listesi, Başbakanlık görev dağılımı, basın toplantıları ile ilgili bilgiler, mevzuat, teşkilat, genelge ve kanunlar.



Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı - Aile eğitimi ve madde bağımlılığı hakkında bilgi alabilirsiniz.



Atatürk Araştırma Merkezi - Atatürk'ün kişiliğini, ilkelerini, Atatürkçü düşünceyi, Atatürk inkılaplarını aydınlatacak, değerlendirecek bilimsel araştırmalar yapan kurumun organizasyon yapısı kütüphanesi ve araştırmaları hakkında bilgi alabilirsiniz.



Avrupa Birliği İletişim Platformu (euturkey) - Avrupa Birliği Genel Sekreterliği'nce hazırlanan sitede Avrupa Birliği ile ilgili detaylı bilgiler, Türkiye - AB ilişkileri, ulusal program, AB takvimi ve TAIEX hakkında bilgiler ve güncel haberler bulabilir, forumda fikirlerinizi paylaşabilirsiniz.



Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü - Türkiye'deki basın ve yayın kuruluşları üzerine bilgi, dış basında Türkiye haberleri, basın özetleri.



Başbakanlık Yönetim Bilişim Sistemi Merkezi - Kamuya erişim bilgileri, çeşitli devlet veritabanları, ulusal bilgi sistemi ile ilgili bilgiler, sakıncalı siteler listesi.



Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü - Kurumun ürettiği hatıra para ve madalyonlar, tedavüldeki paralar, paranın tarihçesi, mağaza, müze ve web sergisi.



Denizcilik Müsteşarlığı - Denizcilikle ilgili kanun, yönetmelik ve tüzükler, kurum ve limanlarımız hakkında bilgiler yer alıyor.



Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü - Kurum hakkında genel bilgiler, daire başkanlıkları, yayınlar, arşiv araştırma izni hakkında bilgiler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi arşivleri ve fotoğraf galerisi.



Devlet Planlama Teşkilatı - Ekonomik göstergeler, çeşitli ekonomik ve sosyal çalışmalar ile ilgili araştırma raporları ve haberler.



Dış Ticaret Müsteşarlığı - Dış ticaret mevzuatı, duyurular, Türk İhracatçılar Rehberi ve ilgili linkler.



Diyanet İşleri Başkanlığı - İslâm dininin inançları, ibadet ve ahlâk esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek amacıyla kurulmuş olan kurumun sayfasında dini bilgiler ve kurum çalışmaları hakkında bilgiler bulunuyor.



Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi - GAP projesi üzerine bilgiler, gelişmeler, duyurular, haritalar, fotoğraflar ve sıkça sorulan sorular. Ayrıca kuruluş hakkında da bilgiler bulunmakta.



Hazine Müsteşarlığı - Hazine ile ilgili istatistikler, araştırma raporları ve makaleler. Enflasyonla mücadele programı, IMF ve Dünya Bankası çalışmaları üzerine bilgiler.



Özelleştirme İdaresi Başkanlığı - 1985 - 2002 yılları arası yapılan uygulamalar, özelleşecek kuruluşlar, özelleştirme programı ve Özel Sosyal Destek Projesi hakkında bilgi ve haberler.



Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu - Kurumun çocuklarla, yaşlılarla, özürlülerle, ailelerle ve doğal afetlerle ilgili hizmetleri ve projeleri, ilgili mevzuat, uluslararası sosyal hizmetler ve gönüllü faaliyetleri.



Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu - Burs duyuruları, Sosyal Riski Azaltma Projesi hakkında bilgiler.



Toplu Konut İdaresi Başkanlığı - Fon uygulamaları ve Dünya Bankası projeleri hakkında bilgiler, değerlendirmeler, yayınlar, tebliğler, duyurular.



Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) - Türkiye'yle tarihi ve kültürel bağları bulunan Orta Asya, Kafkasya, Karadeniz ve Balkan Ülkeleri'ne kalkınmalarında destek vermeyi amaçlayan kurumun projeleri, duyuruları, yayınları.



Emniyet Genel Müdürlüğü - Genel Müdürlüğü'nün tarihçesi, görev alanları, gerekli bilgiler ve kişisel haklar.



İçişleri Bakanlığı - Bakanlık ile ilgili bilgiler, mevzuat, tarihçe, teşkilat, haberler.



İçişleri Bakanlığı Strateji Merkezi Başkanlığı - Birim hakkında bilgiler, araştırma ve yayınlar.



Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı - İçişleri Bakanlığı'na bağlı olarak çalışan Başkanlık, narkotik, kara para ve diğer mali suçlar, organize suç ve silah alanlarında etkinlik göstermektedir.



MİGM - Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü.



Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü - T.C. Kimlik numarası sorgulama hizmeti veren resmi site.



Sivil Savunma Genel Müdürlüğü - Sivil savunma önlemleri hakkında bilgiler, ilkyardım bilgileri, yangından korunma, sığınaklar, arama ve kurtarma birimleri.



Gelirler Genel Müdürlüğü - Maliye Bakanlığına bağlı olan Müdürlüğün sitesinde, vergilerle ilgili bilgiler ve duyurular yer almaktadır.



Maliye Bakanlığı - Bakanlık teşkilatı, bakanlığa bağlı çeşitli başkanlıklarla ilgili bilgiler.



Muhasebat Genel Müdürlüğü - Maliye Bakanlığı'na bağlı bulunan kurumun sayfasında, yapısı, mevzuat, devlet muhasebesi hakkında bilgilere ve Kamu Hesapları Bülteni'ne ulaşabilirsiniz.


Bu başlıkta çalışmalar sürüyor-W.I.P

12 Kasım 2009 Perşembe

SARI NEYİN RENGİ?

Sarı renk ile ilgili söylenenler çeşitlidir. Parlaktır. Göz alıcıdır. Canlıdır. Zenginliğin ve ışıltının rengidir. Umut verir. Sarı aynı zamanda geçiciliğin ve ihanetin rengi olarak da bilinir.. Hangi anlamına çekerseniz çekin sarı kayıtsız kalınamayacak bir renktir..

Siyasette de renkler önemli.. Renkler etkili.. Mesela ben siyasetçilerin rengini bilmek isterim.. Benim siyasetçim bayrak kırmızısı ve ay yıldız beyazı olmalı.. Rengi benim ülkem olmalı..

Erken seçim sesleri yatışıp yerini Albayımın tutuklanması tantanası alırken gündemde ilginç gelişmeler de yavaşça yerini alıyor.. Mesela pek dikkatlere gelmedi ama AKEPE iktidarına ilaç olacağı ümid edilen bir Sarı isim kalkıp Abant toplantısında AKEPEyi destekler gibi hareketler yaptı.. Bu Sarıoğlan niye böyle hareketlere girdi rivayetler muhtelif..

Rivayet der ki bu Sarıoğlan gelecek seçimlerde kendi alacağı oy ile AKEPE oyunu hesaplayıp kıyak bir koalisyon ile iktidar olmayı garantilemek istiyor olabilir.. Rivayet diyor ki bu Sarıoğlan aslında öyle Karaoğlan'ın mirasını taşıyacak çapta değil ve Deniz bunu Atatürk'ün partisinden göndermekle çok iyi yaptı..

Rivayetler bitmez.. Rivayet odur Sarıoğlan da emperyalist dediğimiz ABD ile derinden ince ama sağlam bağlarla bağlı.. Birkaç yıl önceki ABD ziyaretini açıklayamamasını orada ABD'den gizlice kurs aldığına bağlayanlar da var ve bunlar boş adamlar değil.. Hatırlayanlar Kemal Derviş fiyaskosunu hatırlar.. Adeta bir kurtarıcı gibi-bir kahraman gibi siyasi krizin ve gerginliğin içine pompalanan Kemal Derviş patlatılmış ve ümitler boşa çıkarılmıştı-bizi AKEPEli günlere itmişti.. Bu Sarıoğlan da Derviş efendinin yürüdüğü adımları hatırlatır bir çizgide ilerliyor. Hatta Kimlerle ilişkileri olduğun-kimlerle gezdiği ve kişilerin bağlantıları kabaca incelendiğinde iplerin ucu bizi ABD'ye ve Küresel sermayeye kadar götürüyor.. Hükümetleri deviren ve Küresel Sermayenin oyuncağı sivil toplum kuruluşları ile dirsek temasını aşıp kolkola girdiği söylentileri dolanıyor..

Dedik ya bunlar rivayet.. Rivayetler bitmiyor.. Diyorlar ki Recep'in vakti doluyor ve yerine geçecek varisi yavaştan ısıtılıp piyasaya sürülmeye başlanıyor..

Partilere saygım var ama liderleri hakkında rahatça atıp tutabilirim.. Mesela Deniz Baykal'la pek hoşlaşmam ama saygım var.. Mesela Bahçeli'yi hatalı-eksik gördüğüm yerler olsa da Bahçeli de gözümdeki temiz adamlardandır-vatanı satmaz. Cindoruk ve takımı da fena değil gibiler mama ben ı-ıh diyorum- artık gençlere yolu açmaları lazım-yolu tıkıyorlar. Osman Paşa bir parti kurdu ama ne kadar oy alır bilemiyorum.. TEK parti AKEPE kalsa ya da "aman dünya yıkılacak bu senin oyun karar oyu" deseler dünyayı feda ederim yine AKEPE'ye oy vermem.. Saadet partisi yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan çıktı hesabı-benim için AKEPE'den zerre kadar farkı yok.. Aynı suyun aynı hamurun ürünü bunlar.. DTP'yi anmıyorum bile.. Diğerleri de kusura bakmasın onları da bilmiyorum-saymıyorum..

Şimdi bu yukardaki tabloya bakıyorum da aslında benim gelecek seçimde oy vereceğim adam pek yok.. Ama orda bir durun.. Oy verecem.. Bu seçimde oy verecem.. Oy vermeyin dur deyin demiştim ama bu seçimde oy verme yaşındaki her Türk vatandaşına mutlaka oy verin diyorum.. Kime oy vereceğinizi söyleyemem ama OY vereceğiniz adamı lütfen şöyle kabaca bir araştırın.. Neler yapmış? Kimdir-kimlerle gezer-konuşması nasıl-vatandaşa hitabı saygısı nasıl.. Bunlar önemli.. Konuştuğu kadar dinliyor mu? Umursuyor mu? Verdiği sözleri tutmuş mu? Şimdiye kadar iktidar olduysa neyi başarmış-ne değişmiş? Ülkeye bir faydası olmuş mu? Neler yapmayı ve nasıl yapmayı planladığını açık açık anlatabiliyor mu? İktidar olunca şunları kesin yapacam yapamazsam şerefsizim-suratıma tükürün diye kendine güvenle konuşabilir mu?

Sarıoğlanı sona sakladım.. Sarıoğlan hakkında ne düşünüyorum? Ben Çiller-Erbakan hükümeti dönemini de Ecevit ve uçan Anayasa dönemini de gördüm.. Dervişi de gördüm-AKEPE'yi de.. Açıkçası bu aralar yükselen "umudumuz Sarıgül-Başbakan Sarıgül" seslerini de çok-ama ÇOK ihtiyatla karşılıyorum.. Seçime hem az hem de daha çok var ve çok şey değişebilir ama ben bu gülün kokularını pek hoş almıyorum.. Bu gülün kokuları bana Texas'ın ünlü sarı güllerini hatırlatıyor ki ben ABD markalı herşeye karşı şiddetli bir alerji sahibiyim.. Burnunuza gelen kokuları önemseyin. Burun ve koku alma mekanizması insanı tehlikelerden koruyan çok önemli bir unusurdur.

Sonuçta ben yoğurdu üfleye üfleye yiyorum. Bu ülkeyi travmadan travmaya sokan-haşat eden AKEPE dönemi beni yordu, tüketti.. Önümüzdeki dönemde bu burnuma gelen nahoş kokularla bilmediğim yerlerde şansımı denemektense bildiğim "deniz"de boğulma riskini almayı tercih ediyorum.. Kötünün içinde iyisini seçiyorum, siz de vatana millete en hayırlı olacağını düşündüğünüz kararı verin-ama aman ne olur AKEPE demeyin..

4 Kasım 2009 Çarşamba

Kara günler karamsar ruhlar..

Bu aralar pek tadım yok.. İnceden yazıp çiziyorum-not alıyorum.. Okuyorum-seyrediyorum ileride yazmayı düşündüğüm konularda notları biriktiriyorum.

Sıcak bir yazın ardından ülke olarak tatsız bir döneme girdik ve derken mevsim dönümü bindirdi. Açılımdı saçılımdı yok efendim ıslak kuru belgeler derken yaşadığınız ülkenin gidişi ister istemez sizi de etkiliyor. Ne kadar çok vatan millet düşmanı ve ne kadar çok umursamaz besliyormuş bu ülke şaşırdım..

Benim kendi görüşüm var senin kendi görüşün var.. Benim tarafımdan bakılınca ben ülkem adına çok tatsız bir manzara görüyorum.. Hani Gençliğe Hitabe tam da bugünler için yazılmış denecek günler bunlar.. Seçime birşey kalmadı bunların da sonu gelecek diyorum ama seçimlere kadar da hızlarını arttırdılar son bir çabayla bastırıyorlar.. Bir daha seçilemeyeceklerinin çoğu farkında.. Dahası bunları destekleyenler de bunun farkında ve şu son dönemde ortalık tozduman.. Ben sokaklarda açlık ve işsizlik görüyorum bunlar "pkk açılımı".. Yahu bu hükümetin bu ülkeyle uzaktan yakından alakası yok.. Bunlar kimin hükümeti..

Efendim sonuç olarak bu blogdan bu aralar bu kadar balık çıkıyor.. Keşke hayat bayram olsa ve ben elimde kalem durmadan yazıp çizip karalasam..

Olmuyor..

Karamsarlık bugünlere damgasını vurmuş. Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz diyorum ve suçlular en sonunda adalet önüne çıkıp halka yaptıklarının cezasını çeker diye umut ediyorum..